AnimeManganTR
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Violence Jack Ova 1-2-3

2 posters

Aşağa gitmek

Violence Jack Ova 1-2-3 Empty Violence Jack Ova 1-2-3

Mesaj tarafından Misafir Paz 8 Mart - 19:22

Violence Jack Ova Serisi

Violence Jack: Harem Bomber ( 1986 )
Violence Jack Ova 1-2-3 Jack1f.th
Anidb:http://anidb.net/perl-bin/animedb.pl?show=anime&aid=973

Violence Jack: Evil Town ( 1988 )
Violence Jack Ova 1-2-3 Jack2.th
Anidb:http://anidb.net/perl-bin/animedb.pl?show=anime&aid=3434

Violence Jack: Hell`s Wind hen ( 1990 )
Violence Jack Ova 1-2-3 Jack3.th
Anidb:http://anidb.net/perl-bin/animedb.pl?show=anime&aid=3435

Evet, herkes az buçuk sevdiği serileri tanıtıyor. Ben başka bir yol izleyip sizlere izlerken biraz dalga geçerek izlediğim ama yer yer keyifte aldığım bir yapımı takdim etmek istedim: Violence Jack.

Ünlü mangaka Go Nagai’nin 73 tarihli aynı adlı mangasından uyarlanmış 3 bölümlük bir ova serisi ( Yayınlanma yılları sırasıyla 86-88-90 ). Önce iki ön bilgiyi sizlere aktaracağım sonra sırasıyla bölüm tanıtımları ve genel yorumumla bu işkenceniz bitecek:


Nerede ve Hangi Zamanda Geçiyor Bu Macera?

Dünya,bir göktaşı yağmuru sonucu oluşan türlü çeşit felaketten (Yanardağ patlamaları,depremler…) sonra harabeye dönmüştür. Hayatta kalanlar medeniyetten geri kalan teknolojiyi kullanarak ( Manga 70 çıkışlı, ova yapımı 80’lerden, felaket tahminen 90’lara yakın olmuş olmalı çünkü hiçbir fütürüstik alet edevat ile karşılaşmıyoruz ) hayatlarını kasabalarda devam ettirmektedir. Ortada kanunları uygulayacak bir mekanizmada olmadığı için bu kasabaları rahatsız eden motorlu çeteler peyda olmuştur. Hatta bunun yanında bu çetelerden biri güçlenip bir nevi krallık konumuna gelmiştir ve ezebildiği herkesi ezmeye başlamıştır.

Aslında yukarısını yazmadan size direk “Mad Max” desem her halde çoğunluk nasıl bir tablo ile karşılaşacağını az çok kestirir. Evet, yıkılmış boş şehirler, çölleşmiş bir dünya, orada burada yaşamaya çalışan insanlar ve araçları ile oradan oraya koşturup dehşet salan çeteler. Zamanında televizyonda rast geldiğimiz bu türün örneklerine ait her özelliği kendinde bulundurmakta.

Bu türe alışık olanlar için, maceranın geçtiği dünyanın özellikleri pek yeni bir şey sunmamakta.

Kahramanımız Jack! Violence Jack!

Ova serisi tam bu noktada “Mad Max” ve türevi filmlerin tipik kahramanlarından birazcık ayrılıyor. Ama önce bu türün kahramanları bakıp nasıldırlar derseniz: Tam zamanının adamlarıdır bunlar; nerde, nasıl, hangi durum olursa olsunkendilerini savunmasını iyi bilir her şartta hayatta kalabilirler. İlk başlarda etrafta terör estiren heriflere benzetilirler bu sebeple ama onlardan en büyük farkları –haliyle kahramandırlar nede olsa- doğrunun yanında olmalarıdır ki bu doğru hemen kasabaya girip kötüleri bir bir haklamak değildir aslında. Daha “Spagetli Western*” tadında kahramanlardır çoğunlukla: Yolu, ezen ile ezilenin kapıştığı mekâna düşer –sadece şans eseri ordadır- iyinin yanında olması için ya filmin kötü adamının, başkalarını ezmeye alıştığından, onu da ezmeye çalışmasıyla ya da belli bir bedel karşılığı mazlumlarımızın kahramanımızı kiralaması ile olaya dâhil olurlar –terside olabilir. Ama yer yer alınacak bir intikam ile de kötülerimizin karşısına çıktıkları olur. Lakin aklıma gelen yapımların büyük kısmında intikam varsa hikâyenin ortalarında dâhil olur.

Evet, peki nedir Jack’İn farkı derseniz: Jack, ben diyeyim 3, siz diyesiniz 4 metrelik; bir ceket bir pantolon; boynunda fuları; tek silahı olan bıçağı ile tam bir canavardır. Yara alır ama çok çabuk iyileşir –hatta kolu kesilir, gözü çıkar ama bir bakmışız, kertenkele mübarek, geri çıkar. Bu yönü ile bir parça yukarıda bahsettiğim “Zamanının adamı” durumunun ötesine geçer ( Nede olsa bahsettiğim ağabey ve ablalar insandır); yaşadığı dünyanın vahşiliğinin vücut bulmuş halidir. Sonradan ortama ayak uydurmuş hali yoktur, sanki dünyaya düşen göktaşıyla gelmiş yaşayan felakettir. Ama buna tezat olarak sanki devrinin zalimlerini ortadan kaldırmak için var olmuş bir kötü adam detektörü gibidir. Özellikle ilk ovada etrafı ile çok fazla iletişim içinde değildir: kimin iyi kimin kötü olduğunu hemen anlar ve tek hamlede işlerini bitirir. Amacı sadece zalimlere ceza vermektir ki bu türdeki yapımlarda bahsettiğim gibi pek rastlanmayan iyi adam tipidir de – tabi burada ona adaletin korkunç meleği demeliyiz. Yani dış görünüşünün tasviri farklıda olsa Jack idealize edilmiş –buradaki “idealize”den kastım sadece iyiler için kötülere ceza veren anlamında-kahramandır. Üstüne üstük anlaşılmaz bir biçimde yenilmezdir ve gizemli güçleri vardır. Bu yanı ile Jack çok uçuk bir karakter olur ve böylelikle seyirci olarak ona biraz mesafeli yaklaşırız.

Neyse bu iki ön bilgiden sonra, ovaları kısa kısa tanıtalım:

Violence Jack: Harem Bomber

Bir dış ses, bize dünyanın bir gök taşı ile nasıl felakete sürüklendiğini ve ardından, insanlığın halini anlatır. Yeni düzende hâkim “Slum King”tir ve zalimliği ile masumlara acı çektirir. Konvoyu çölün ortasında giderken yol üstündeki kemik yığınından Jack belirir ve kısa süre sonra ( süre dediğime bakmayın milleti nasıl hakladı göremiyoruz) Slum king ile canavarımız Jack teke tek bir mücadeleye girişir. Klasik ve nerdeyse adetten kullanıldığına inandığım; son sürat, kılıçlar ile köşe değiştirmece yaptıktan sonra, bir anda canavarımız Jack’in arkasından dev dalgalar belirir. Sonra sahne bir anda kalesinin içindeki Slum King ve uşaklarının Jack hakkındaki konuşmalarına getirir. Şimdi ben bu sahneyi cidden çakmamıştım. Lakin “wikipedia” da bulunan bölüm açıklamasında o dalgaların “tusunami” olduğunu ve kralın o sayede paçayı kurtardığını öğrendim ki benim aklıma “Çölün ortasında ‘tusunami’ nasıl olabilir?” sorusu gelmiştir. Neyse hikâyenin geri kalanı seks kölesi olarak kaçırılan bir kızın başından geçenlere odaklanarak ilerler…

Violence Jack: Evil Town

Göktaşı felaketinden sonra yeraltında mahsur kalmış bir topluluk yeryüzüne çıkmak için kazı çalışmalarına başlamıştır. Bu kazılardan birinde kahramanımız Jack (Violence Jack!!!) ile karşılaşırlar – şimdi burada durup düşünüyorum bu adam birinci bölümde yeryüzündeydi, yer altında ne işi var? İlk başlarda Jack’ten ürkerler ama başka bir gurubun küçük saldırısında onların tarafında dövüşünce dost olduğu anlaşılır. Oturup konuşurken, Jack’e felaketten sonra yeraltında yaşarken insanların üç blokta toplandığını ve ( kusuruma bakmayın bloğun numarasını unuttum) saldırı yapan bloğun devamlı onları rahatsız ettiklerini açıklarlar. Jack onlara yardım etmeyi kabul eder…

Violence Jack: Hell's Wind

Ova serisinin son bölümü. Açlış kısmının kanlı ve karamsar olduğunu söyleyerek geçiyorum. Aslen anlatacak fazla bir şey yok: Hell's Wind adlı motorlu bir çete sıradan bir kasabaya saldırır bu sırada çetenin eski kurbanlarından biride intikam için onlara meydan okur. Eh eğlenceye Jack’te katılınca bize izlemesi düşer…

Topluca Bir Değerlendirme

Tabi üç ovanında ortak özelliği hikâyelerinin Jack üzerinden değil Jack’in yolu üzerindeki duraklarda karşısına çıkan bilindik iyi kasabalının ve ona musallat olan zalimler ordusuna karşı verdiği mücadelede, Jack sayesinde kazanmaları. Bunu da direk onların bakış açısıyla izliyoruz, Jack sonradan olaya dâhil oluyor. Eh tam olarak özümsenemeyecek bir kahraman olduğu için en mantıklı yola gidilmiş ve yan karakterlerimiz ister iyi olsun ister kötü az buçuk hikâyeyi, götürür nitelikte, şekillendirmeye çalışmış.

İlk ovada basitçe seks kölesi olarak alıkonulmuş bir kızın başından geçenleri izliyoruz, biri yeni diğeri eski iki dost ile öyküsü ilerliyor. Genel olarak düz bir gidişatı olduğu için ovalar içerisinde en basit hikâye gidişatına sahip olan bu yapım oluyor.

Jack yoğunlukla aksiyonun olacağı anlarda –kötülüğü cezalandırmada- ortaya çıkıyor. Buda onu bir karakterden çok, aksiyon malzemesine dönüştürüyor ama bunun tadına final karşılaşmalarında varıyoruz ki o zamana kadar karşısına gelenler tek hamlede katledilmekten başka bir işe yaramıyor. Bu sebep ile hikâyeyi daha çok iyilerimiz ve kötülerimizin bakış açısıyla izliyoruz. Jack sadece olayın hareket kısmını oluşturuyor.

İkinci ovada basitçe,” gel bize yardım et” durumu oluyor ama bölümün tanıtımını yaparken üç bloktan bahsetmiştim, işte hikâyenin başında göremediğimiz son gurubun hikâyesini de dinleyerek olay biraz ilginçleşiyor, ayrıca birazcık daha entrikalı. Tabi “entrika” dediğime bakmayın sadece olayı biraz daha ilginçleştiriyor o kadar. İyileri biraz sıradan olsa da kötülerini “Kötü” olarak tuttum.

Jack’in karşısına tam da dişine göre bir başka dev çıkarılarak, daha zorlu karşılaşmalar izliyoruz –tabi birincide olduğu gibi o vakte kadar gene toplu katliam yapıyor. Ayrıca Jack’İn tanıtımında bahsettiğim “kötüyü tanırım detektörü” burada yok. Gözüyle görüp kulağıyla işiterek karar verdikten sonra milletin canına okuyor.

Ve üçüncü ova, Jack’in yanına dişi bir Rambo verilmesi, gayet hoş olmuş. Lakin bu ablamızın sona doğru güçlü bir karakterden zayıf bir karaktere indirgenmesi pek hoşuma gitmedi. Neden derseniz, seri boyunca güçlü kadınlar ya kötü tarafta oluyor ya da iyi ise sonunda ölüyorlar. İyilerden, güçlü kadın olarak bir bu ablamız zayıflık gösterince kurtulmuş gibi bir durumda olduğundan içime sinmedi açıkçası. Eh kötülerimiz zaten klasik kötü; çocukları öldürüp kadınların ırzına geçiyor, karşı çıkanı öldürüyor. Onlar hakkında söylenecek fazla bir şey yok. Her kötü gibi kaderleri Jack’in ellerinde gebermek ile sonuçlanıyor.

Bu bölümde ayrıca Jack’in yenilmezliği sallantıya girer gibi oluyor ve sahnenin büyük kısmını dişi Rambo’ya bırakıyor ki böylece Jack’siz bölümlerde de biraz hareket görüyoruz.

Tabi burada Jack’in çizimlerine, davranışlarına ve güçleri hakkında değinmek istiyorum. Jack’i, birinci ovada daha korkunç bir şekilde çizilmiş ve sadece kötülerimizin işini bitirirken görüyoruz, ikinci ve üçüncü ovalarda daha insanımsı bir yüz ifadesi verilmiş ve yan karakterler ile de bir iki diyaloga girdiğini görüyoruz. Tabi Jack’in insanüstü hallerinde de bir iki insancıl dokunuş görüyoruz.

Bu değişimin sebebi nedir derseniz - yapımcı değilim net cevap veremem- sadece izlenimlerimin bende yarattığı duyguları yorumlayarak: Jack’e, seyirci olarak biraz daha ısınmamız için yapılmış olabilir. Çünkü birinci bölümde Jack, sadece etraftaki pislikleri temizleyen, gizemli bir canavarken; geri kalan ovalarda, özellikle ikinci ovada, daha bir mazlumun yanında olmaya ant içmiş gizemli deve dönüşüyor. Hatta ikinci ovada karşısına rakip olarak iğrenç suratlı bir başka dev çıkıyor – hatta birinci ovada gördüğümüz Jack tasvirinin bir benzeriyle (Onunda kimi güçleri var) karşılaşınca bu bölümdeki Jack nedense daha bir normal kalıyor. Üçüncü ovanın başında Hell's Wind ten nefret etmemiz için yapılmış giriş bölümü ile bir an önce Jack’in onları biçmesini istiyoruz. Yani ikinci ovada, Jack yerine başka bir dev asıl canavar olurken burada koca bir çete canavara dönüştürülüyor. Tabi aynı bölümde Jack’in başına gelen başka bir olay ile kahramanımız doğaüstü halinden biraz sıyrılarak daha da kabul edilebilir insan konumuna geliyor. Lakin bana fazla kuvvetli bir değişiklik gibi gelmedi –bunu hikâye gidişatı açısından değil, ovanın sonunda tekrar yenilmez moda dönmesinden söylüyorum.

Tabi Jack’in daha kabul edilebilir olarak çizilmesi için yapılan çabalar; bölüm sonlarında Jack tarafından gerçekleştirilen numaralar ile en başa dönüyor gibi. Ama birinci ova ile kıyaslarsak çok daha az bir geri dönüş.

Birde ovaların +18 olması ile ilgili kısma gelirsem:

Ovalar boyunca devamlı kadınların cinsel istismara uğradıklarını görüyoruz ki bu sahneler gayet açık seçik biz seyirciye gösteriliyor hatta ikinci ovada buzlanma efekti kullanılarak sansür kullanılmış durumda.

Şiddet olayını “var işte” deyip geçiyorum. Zaten +18 bir yapım olsa da kimisini kesmeyebilir (Bunu namı diyar “Saw” serisindeki et doğramaya varan sahnelere bakarak söylüyorum). Ama tam olarak aç derseniz: Kimi sahnede Jack bıçağını savuruyor karşısındaki kimi kez ya ikiye bölünüyor ya da bir uzvunu kaybederek yığılıyor. Bazı zaman biri bıçağını savuruyor ve karşısındakinden kanlar boşalıyor. İkinci ovada Jack’in çıldırıp yaptığı katliam ve özellikle üçüncü ovada iki ilginç infaz sahnesi bir adette bıçakla işkence sahnesi mevcut. Yani ilginç şiddet sahneleri açısından ikinci ve üçüncü daha tatminkâr gibi ama bana göre sizi doyurur mu bilmiyorum.

Ve Yorumcunun Sonucu:

Evet, buraya kadar okuduysanız, ovalar hakkında azıcıkta olsa bir fikriniz olmuştur umarım. Ama gene de kimler izlemeli diye sorarsanız -Aslında bunu yazmaya niyetim yoktu ama genel zevklere göre bir liste çıkarırsam:

-Mad Max tarzı post-apocalyptic filmleri seviyorsanız,

-Şiddet ve açık seks sahneleri ile derdiniz yoksa,

-Fazla kafa yormayan basit maceraları izlemekten sıkılmıyorsanız (Bunu özellikle belirtiyorum, anime izlemeye Death Note gibi örnekler ile başlayan “Bu ne yahu”havasında dert yanabilir).

İzlemek için şans verebilirsiniz. Ama kesin izleyin de demiyorum. Ne de olsa -hiç sevmediğim bir söz de olsa- “Zevkler ve renkler” durumu.

(Tabi bir de “mantık hataları” var ama kişiden kişiye bu durum değiştiğinden (Kimimiz bunu görmezden gelip, hatta durup düşünerek dalga geçerek eğlenebiliyor.Bakınız: Ben) tam olarak kritere almadım.)

*Spagetli Western: Bu türün kahramanları ne iyi ne de kötüdür. Üçkâğıtçılardan, ödül avcılarından, intikam peşinde her şeyi apabilecek adamlardan oluşurlar. Klasik Amerikan Western’indeki temiz yüzlü kahramanlara pek rastlanmaz. Oyuncu (Şimdinin harika yönetmeni) Clint Eastwood’un, yönetmen Sergio Leone ile kotardığı Dolar Üçlemesi buna en iyi örnektir.


En son kisiliksiz tarafından Ptsi 9 Mart - 5:15 tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
avatar
Misafir
Aktif üye
Aktif üye

Mesaj Sayısı : 234
Ruh Hali : Violence Jack Ova 1-2-3 Yoksu611
Kayıt tarihi : 19/11/08

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Violence Jack Ova 1-2-3 Empty Geri: Violence Jack Ova 1-2-3

Mesaj tarafından edemirci44 Paz 8 Mart - 19:35

Tanıtım için teşekkürler.Okuyalım
edemirci44
edemirci44
Admin
Admin

Erkek Mesaj Sayısı : 4110
Yaş : 45
Ruh Hali : Violence Jack Ova 1-2-3 Defaul10
Kayıt tarihi : 28/01/08

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz